
Yukarıda gördüğünüz kiraza benzeyen meyve kahve, belli bir olgunluğa erişince toplanıyor, çekirdeği çıkarılıyor, yıkanıyor ve kavruluyor, kısaca böyle. Dünyada petrolden sonra en büyük ticari hacime sahip. Yani petrol bir, kahve iki.
2021 yılı sonlarına doğru kahveyi azaltarak bırakma kararı almıştım. Bunu instagram paylaşımıyla duyurup bir ölçüm yapmıştım. Kararı alma sebebim ise kahvenin asidik olmasıydı. Şimdilik kahveye bağlı bir şikayetim yok bildiğim kadarıyla, ancak bazı şikayetlerim altında asidik bir yapıya sahip olmam olabilir. Ayrıca kahve fiyatları da öyle yükseliyor ki artık lüks oldu.
Bugün artık kahve yoksunluğu çekmiyorum, canım isterse içiyorum, yani kahve beni değil ben kahveyi istiyorum. Kısa bir zaman öncesine kadar kahve patrondu, ben ise onun emir eri gibiydim. Kahveyi bırakınca ne oldu bunu anlatayım.
İlk gün baş ağrısı oldu, bir nevi garajdan atmosferik motorlu klasik araba çıktı, ömrü kısa ama hızlı turbo motorlu aracı satışa çıkardım. Baş ağrısına katlanmaya çalıştım ama uzun sürdü, öğleden akşama kadar kesilmedi. Ağrının tetiklediği bir hastalık öykünüz varsa geçişi daha yumuşak yapmalısınız, migren gibi öykünüz varsa dikkat edin ki kahvesizlik tetiklemesin, bu konuya daha sonra değineceğiz. Baş ağrısı dalgalı bir şekilde bir hafta kadar sürdü, bu zaman içinde ara ara Türk Kahvesi kahve içtim, ama yoksunluktan dolayı değil, öyle planlamıştım.
Yaşantımı nasıl etkiledi; ilk günlerde klasik otomobil gibiydim, daha yavaş ve sakindim, bir önceki versiyonumdan farklı biriydim, aslında eskisi gibiydim. Kahvenin kalp atım sayısı ve hızını artırdığı için daha güçlü hissediyorsunuz. Bu yüzden bir dönem müsabakalarda doping sınıfındaydı kahve. Güçlü hissetmek için içilen kahvenin etkisi bitmeye başlayınca aslında normale dönünce tekrar doping alma ihtiyacı kısır bir döngü. Şimdi şunu söyleyebilirim, daha yavaş daha sakin halim yeni normal oldu, dişlerimi daha az sıkıyorum. Kahve içmek istediğim zaman kahveden daha çok keyif alıyorum. En önemli etkiyi şimdi söylüyorum, öğün azalttım, kahve insanı acıktıran içecek. Acıkma duygusu belirgin bir düzeyde azaldı, çok kolay açlık oruçları yapabiliyorum.
Kahvenin yerine ne koydum: Asidik olmadığından emin olduğum Matcha çayı ve yeşil çay içmeye başladım, kahveyle ortak özelliği olan kafein alımına dikkat ederek içiyorum. Kahveye oranla yeşil çayın kafein oranı düşük olması da artı puan olarak yazılabilir. Bir şeyi bırakacaksak yerine bir şey koymaya çalışmamak gerektiğine inanırım, yerine koyma, uzaklaşmak istediğimiz şeye daha çok yaklaştırdığını düşünürüm. Bu yüzden bir şeyi bırakacaksanız bir şeyle onu yerine koymaya çalışmayın.
Dikkat!
Organik kahve tüketmiyorsanız pestisit zehirine dikkat.
Tansiyon öykünüz varsa dikkat.
Ülseriniz varsa dikkat.
Migreniniz varsa dikkat.
Reflü varsa dikkat.
Kalsiyum ve Demir dengesine dikkat.
Tip2 Diyabet konusunda görüşler ikiye ayrılıyor dikkat.
Bağımlılığa dikkat.
Panik ve Kaygı bozukluğuna dikkat.
Son söz: Bağılık düzeyinde kahve tüketimini bıraktım, canım isterse içiyorum. Dikkat çektiğim detaylar internetten toplandığım bilgilerdir, bu konuda bir uzmanlığım ve yetkinliğim yoktur, amacım biraz da kendime not niteliğindedir. Lütfen sağlıkla ilgili tevsiyeleri hekiminizden alınız.
Saygılarımla.