Merhaba Dostlar,
Ortaya karışık makarna fikri önceden düşünülmedi, kendinden geçmek üzere olan biber ve patlıcanın hayat bulma hikayesi Ortaya Karışık. Türkiye’de günde 5 milyon ekmek çöpe giderken biz ne yapabilirizi düşünmemiz gerekiyor, tüketici olarak israfa katkısı çok az yüzdelerle anlatılıyor olması içimizi rahatlatmıyor, ben ekmek yemiyorum ya da çöpe atmıyorum demek durumu çözmüyor, elbet kendimizden sorumluyuz ama doğa ve ülke ekonomisini düşünmeden iyi bir vatandaş olabilir miyiz? Neyse şimdi vatandaş ve ekonomi işine girersek çıkamayız, bir mutfağa girelim, buyrun.
Dediğim gibi yumuşayan biber ve patlıcan daha fazla kendilerini yok etmeden onları sosyalleştirme projemi anlatıyorum; zeytinyağa önce biberleri attım, sonra domatesi tanıştırıyoruz çünkü patlıcan yağı emmeden domates de suyunu salsın ki tavada sıvı kaybı olmasın, ardından patlıcanları minik minik doğrayıp biber ve domatesle tanıştırıyoruz, tuz (deniz tuzu, içinde topaklanmayı engelleyen siyanürlü tuz kullanmayın, hani rahatça akan tuzlar var işte onlar hep siyanür), kırmızı pul biber, kimyon, karanfil baharatlarını ekliyoruz ve son olarak tereyağ ile sosyal bir ortam yaratıyoruz, herkesin huzurla birbirini kabul ettiği, öteki saymadığı bir tava hayal ediyoruz, insan tavada olmak istiyor valla 🙂 Piştiğine karar verdiysek sucuk doğruyoruz ve makarna ekibine dahil ediyoruz, kaşar rendeleyip servis ediyoruz. Ben yaptım oldu, siz de yapın sizin de olsun. Hadi bana afiyet olsun.
Bencil olun kendiniz için yemek yapın, sevgiyle kalın.
Ortaya Karışık Makarna’nın video hali: YOUTUBE KANALIMA ABONE OLMAYAN AÇ KALIR 🙂